İstilanın çaresi gümrük vergisi: Çin, Hindistan, Güney Kore ve Japonya ile ticareti dengeleyecek formül

Türkiye Dış Ticaret Açığı Sorunuyla Mücadele Ediyor

Türkiye ekonomisi, son yıllarda giderek derinleşen yapısal bir dış ticaret açığı sorunuyla karşı karşıya. Özellikle Çin, Hindistan, Japonya ve Güney Kore gibi Uzak Doğu ülkeleriyle olan ticaret ilişkileri, Türkiye’nin yaşadığı dış ticaret açığının ana sebebi olarak gösteriliyor. 2024 yılı verilerine göre; Türkiye’nin bu 4 ülkeye yaptığı 5,5 milyar dolarlık ihracata karşılık gerçekleştirdiği ithalat 65,8 milyar dolara ulaşmış durumda. Bu durum, ülkenin sadece ekonomik bir dengesizlik yaşamadığını, aynı zamanda üretim altyapısı açısından stratejik bir kırılganlık alanı oluşturduğunu gösteriyor.

Çin, Türkiye’nin Yerli Üretimine En Büyük Tehdit

Türkiye’nin 2024’te 82,1 milyar dolarlık toplam dış ticaret açığının yüzde 73,4’ü Çin, Hindistan, Güney Kore ve Japonya ile gerçekleştirilen ticaretten kaynaklanıyor. Özellikle Çin ile olan dengesiz ticaret, Türkiye’nin yerli üretim potansiyeline yönelik en büyük tehdidi oluşturuyor. Türkiye, geçtiğimiz yıl Çin’e çeşitli ürünler satarken karşılığında 44,9 milyar dolarlık ithalat yaptı. Bu durum, Türkiye’nin yerli üretimini ve ekonomisini olumsuz etkileyen bir yapı oluşturuyor.

Dış Ticaret Açığına Çözüm Olarak Gümrük Vergisi Önerisi

Dış ticaret açığı 2025 yılının ilk dört ayında da devam etti. Çin ve Güney Kore’den yapılan ithalatın artmasıyla birlikte, Türkiye’nin Uzak Doğu ülkelerinden yapacağı toplam ithalatın sene sonunda 75 milyar doları aşması bekleniyor. Bu açığı kapatmak için Asya menşeli ürünlere yüzde 30 oranında gümrük vergisi uygulanması önerisi, sadece ithalatı azaltmayı değil; aynı zamanda yerli üretimi güçlendirerek istihdamı artırmayı ve cari açığı daraltmayı hedefliyor.

Hedef: Türkiye’nin Ekonomik Bağımsızlığını Güçlendirmek

Türkiye’nin ithal ettiği ürünlerin yüzde 90’ını yerli olarak üretebilecek altyapıya sahip olduğu düşünüldüğünde, alınacak vergi önlemleriyle cari açıkta iyileşme sağlanabilecek. Elde edilecek kamu gelirlerinin özel sektör desteklerine ayrılmasıyla KOBİ’lerin üretici konumuna geçişine destek olunacak. Bu adımların sonucunda Türkiye’nin ekonomik bağımsızlığı daha da güçlenecek ve yerli üretim kapasitesi artacak, ekonomik büyüme ivme kazanacak.

Related Posts

Borsa’da yeni dönem: 1 Temmuz’dan itibaren geçerli olacak

Borsa İstanbul, VİOP’ta piyasa yapıcılık programında değişikliğe gitti. Yeni düzenleme 1 Temmuz’dan itibaren geçerli olacak. İşte detaylar…

KKM’de düşüş sürüyor: 18,8 milyar dolara geriledi

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), toplam Kur Korumalı Mevduat bakiyesinin 18 milyar 800 milyon dolar seviyesine gerilediğini bildirdi. TCMB, Döviz Dönüşümlü Kur Korumalı Mevduat/Katılma (DDKKM) ve Türk Lirası Kur Korumalı Mevduat/Katılma (TL …

Türk savunma sanayisinin devi dünyaca ünlü şirketi satın aldı. Yunanistan’ın paçaları tutuştu

Assan Group, Güney Afrika merkezli Dynaflow Teknoloji’yi satın alarak savunma sanayisinde gücünü artırdı. Meteor füzeleri ve yerli atılımlar, Yunanistan’da endişe yaratıyor. Türk savunma sanayisinin önde gelen firmalarından Assan Group Savunma Sanayi …

İşsizlik Nisan ayında arttı

TÜİK’in açıkladığı verilere göre, 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2025 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre 203 bin kişi artarak 3 milyon 63 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,6 puan artarak %8,6 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik …

Suriye ile 7 milyar dolarlık anlaşma: Cengiz ve Kalyon Enerji de var

Suriye ile 7 milyar dolarlık anlaşma: Cengiz ve Kalyon Enerji de var

Türkiye, elektrikli araç satışında 10 büyük pazardan biri oldu

Türkiye, elektrikli araç satışlarındaki ivmenin artmasıyla son 1 yılda dünyada en fazla elektrikli araç satılan 10 büyük pazardan biri haline geldi.